
1948’de Güney Afrika’da Milli Parti’nin iktidara gelmesinden sonra, tamamen beyaz olan hükümet, ırk ayrımı politikalarını, “Apartheid” olarak adlandırdığı bir yasama sistemi ile uygulamaya başladı. Apartheid döneminde, beyaz olmayan Güney Afrikalılar (nüfusun çoğunluğu) beyazlardan ayrı bölgelerde yaşamak zorunda kalıyorlardı, ayrı kamu tesisleri kullanıyorlardı ve iki grup arasındaki temas sınırlı olmak zorundaydı. Ancak güçlü ve tutarlı muhalefete rağmen, yasaları 50 yıllık bir dönem için geçerli kaldı. 1991 yılında, Başkan F.W. de Klerk hükümeti Apartheid’in temelini oluşturan mevzuatın çoğunu yürürlükten kaldırmaya başladı.
Apartheid’in Doğuşu
Irk ayrımı ve beyaz üstünlük, apartheid başlamadan önce Güney Afrika politikasının merkezi unsurlarından biri haline gelmişti. Şubat 1990’da cezaevinden çıkarılan ANC lideri Nelson Mandela, Cumhurbaşkanı F.W. de Klerk hükümeti ile birlikte Güney Afrika için yeni bir anayasa hazırlamaya başladı. Her iki taraf da tavizler verdikten sonra 1993 yılında anlaşmaya vardılar ve o yıl çabalarıyla Nobel Barış Ödülü’nü kazandılar. Büyük Buhran ve İkinci Dünya Savaşı, Güney Afrika’ya giderek artan ekonomik sıkıntılar getirdi ve hükümeti ırk ayrımı politikalarını güçlendirmeye ikna etti. 1948’de, Afrikaner Ulusal Partisi, “Apartheid” sloganıyla (tam anlamıyla “ayrılık”) genel seçimi kazandı. Amaçları sadece Güney Afrika’daki beyaz azınlığı beyaz olmayan çoğunluktan ayırmak değil, aynı zamanda siyah Afrikalıları kabilelere bölmek ve böylece siyasi gücünü azaltmaktı.
Apartheid Yasa Olarak Kabul Edildi
1950 yılına gelindiğinde, hükümet beyazlar ve diğer ırkların insanları arasındaki evlilikleri yasaklamıştı. 1950 Nüfus Kayıt Yasası, bütün Güney Afrikalıları Bantu (siyah Afrikalılar), Renkli (karışık ırk) ve Beyaz olmak üzere ırklara göre sınıflandırarak Apartheid için temel çerçeveyi sağlamış oldu.Dördüncü bir kategori, Asya (Hindistan ve Pakistan’ı ifade eder) daha sonra eklendi.
Apartheid ve Ayırma Çalışmaları
1958’de başbakan olan Dr. Hendrik Verwoerd, Apartheid politikasını “ayrı kalkınma” olarak adlandırdığı bir sistem ile daha da hassaslaştırmak istedi.1959’da Bantu Öz Yönetim Yasasının Teşviki Yasası, Bantustan olarak bilinen 10 Bantu yöresini ortaya çıkardı.
Apartheid’e Muhalefet
Güney Afrika’daki ırkçılık direnişi yıllar boyunca şiddet içermeyen gösteriler, protesto gösterileri ve grevlerden siyasi faaliyete ve nihayetinde silahlı direnişe kadar bir çok şekil aldı.
Apartheid Nasıl Sona Erdi?
1976’da, Johannesburg’un dışında siyah bir kasaba olan Soweto’da binlerce siyah çocuk Afrikalıların siyah Afrikalı öğrencilere yönelik dil gereksinimlerine karşı gösterdikleri tepki sırasında, polis tarafından gösterinin durdurulması için kullanılan göz yaşartıcı gaz ve mermilerle karşı karşıya kaldı. Bu durum Apartheid’in ulusa barış ya da refah getirdiğine dair tüm yanılgıları parçaladı. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu 1973’de apartheid’i kınadı ve 1976’da BM Güvenlik Konseyi, Güney Afrika’ya silah satışı konusunda zorunlu bir ambargo uyguladı. 1985’te Birleşik Krallık ve Birleşik Devletler ülkeye ekonomik yaptırımlar uyguladı.Uluslararası toplumun baskısı altında kalan, Pieter Botha Ulusal Partisi hükümeti, geçiş kanunlarının kaldırılması ve ırklar arası evliliğin yasaklanması da dahil olmak üzere bazı reformlar yapılmasını istedi. De Klerk hükümeti daha sonra Nüfus Kayıt Yasası’nın yanı sıra apartheid için yasal dayanağı oluşturan diğer mevzuatın çoğunu yürürlükten kaldırdı. 1994 yılında siyahlar ve diğer ırk gruplarına menfaat sağlayan yeni bir anayasa yürürlüğe girdi ve o yıl yapılan seçimler, apartheid sisteminin resmi bitişini işaret eden beyaz olmayan bir çoğunlukla bir koalisyon hükümetine yol açtı.
- Soğuk Savaş Tarihi - 13 Mayıs 2018
- Vietnam Savaşı - 9 Mayıs 2018
- Paris Antlaşması - 30 Ocak 2018